Onursal Adıgüzel, 31 Mayıs 2017 yılında Seyahat Parkı olaylarına ait İstiklal Caddesinde yapılan anma yürüyüşüne katılması nedeniyle hakkında “2911 sayılı Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” cürmünden soruşturma başlatılmıştı.
Adıgüzel, bu periyot milletvekili olmaması nedeniyle hakkındaki dokunulmazlık kalkınca söz vermek üzere savcılığa çağrıldı.
İFADE VERMEK ÜZERE SAVCILIĞA GELDİ
Onursal Adıgüzel, avukatı ve partililerle birlikte bugün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na geldi.
Adıgüzel, Özel Soruşturma Ofisi savcılığına tabir verdikten sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Adıgüzel, “Biz de 4’üncü yıla katılmıştık. Nasıl Seyahat Parkı olaylarında oradaysak bir ağacın korunması için aslında bir ağacın değil, Türkiye’de ne olursa olsun bunun iştirakçi bir idare anlayışıyla karar alınması gerektiği, bir kişinin bir parkın değiştirilmesine karar vermemesi gerektiğini Türkiye’ye, dünyaya duyurmuştu binlerce genç. Orada olan gençlerden biri de bendim. 4’üncü yılında da milletvekili olarak anma aktifliğine katılmıştık. Bugün de anma aktifliğine katıldığımız için suçlanıyoruz ve sözümüzü verdik. Seyahat kadar barışçıl bir hareket, hepimizin onuru olan bir aksiyon bugün siyasete gereç ediliyor. Bu toplumsal kamuoyu açısından vicdanları yaralayan bir durum. Biz de sözümüzü verdik ve bu barışçıl aksiyonun artık siyasete alet edilmemesi gerektiğini, hala Seyahat olayları sebebiyle hiçbir kabahati olmadan mahpusta yatan arkadaşlarımız var, onların da aslında bu siyasete gereç edilen durumdan çıkarılıp ailelerine kavuşması gerektiğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda sözümüzü verdik bundan sonrası yargının kararı” dedi.
AVUKATI: “ANAYASAL HAKKINI KULLANMIŞTIR”
Adıgüzel’in avukatı Aysemin Gülmez tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Müvekkilim Onursal Adıgüzel 31 Mayıs 2017 tarihinde seyahatin yıl dönümü nedeniyle STK’lar tarafından düzenlenen yürüyüşe katıldığı için hakkında başlatılan soruşturma nedeniyle tabir vermiştir. Müvekkilin Anayasal hakkını kullanarak Gezi’nin yıldönümüne katılmasında rastgele bir hukuka karşıtlık bulunmamakta olup, adaletin tecelli edeceğini ve müvekkil hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verileceğine inanıyoruz” sözünü kullandı.
