TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Endonezya ziyareti dönüşü uçakta gündeme ait değerlendirmelerde bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı seçiminde uygulanan yüzde 50+1 kuralına ve bu bahisteki tartışmalara ait soru üzerine Kurtulmuş, Türkiye’de değişenin başbakanlık sistemi olduğunu, daha evvel seçimlerden sonra başbakanın parlamentodaki çoğunluğa nazaran belirlendiğini anlattı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle cumhurbaşkanının halk tarafından seçildiğini hatırlatan Kurtulmuş, cumhurbaşkanının geçmiş periyotta başbakanın kullandığı yetkilerin çabucak hemen tamamını kullandığını aktardı.
“DÖNÜŞ YOK”
Başbakanlık sisteminden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildiğini belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:
*Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kendi içerisinde, bu beş yıllık uygulamalar çerçevesinde revizyonlar yapılabilir. Alışılmış ki temel olan, Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden geri dönüş yoktur.
*Milletimiz üç seçimde de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni onaylamış, hem Anayasa’da hem de iki defa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni lisana getiren Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı seçerek bunu onaylamıştır.
*Zaten o denli zannediyorum ki ‘Tekrar parlamenter sisteme dönelim’ talebi yakın vadede gündeme gelmeyecektir. Fakat nihayetinde sisteme dair sorunları tek tek konuşmak yerine önümüzdeki periyotta yapmayı ümit ettiğimiz, bütün partilerden de olumlu katkı sağlamasını beklediğimiz, yeni anayasa çerçevesinde tartışılmasını daha yanlışsız buluyorum.
*Asıl olan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’nin geleceğinde sürdürülebilirliğinin ve aktifliğinin sağlanmasıdır. Türkiye’nin artık sahiden 12 Eylül Anayasası’nın ruhundan, prangalarından kurtulması lazım.
*Bunun için de güzel niyetle içtenlikle herkesin eteklerindeki taşı dökerek yeni anayasa sürecine katkıda bulunması gerekir.”
“Yüzde 50+1 değil de yüzde 40 üzere oranlar söylem edilmişti. Sizce burada bir oran söylem edilmeli mi?” sorusuna Kurtulmuş, “Ben bir oran söylemini şu kademede yanlışsız bulmuyorum. Dediğim üzere bu mevzunun da münferit bir husus olarak ele alınmasını yanlışsız bulmam. Bu bahsin, bir anayasa değişikliği kapsamında tartışılabilecek bir husus olduğunu düşünüyorum.” karşılığını verdi.
“MİLLETİN ANAYASASI OLUR”
Siyasi partilere yaptığı ziyaretler hatırlatılarak, anayasa konusunda muhalefet partilerinden olumlu bir yaklaşım görüp görmediğinin sorulması üzerine Kurtulmuş, ziyaretlerinin iadeiziyaret kapsamında olduğunu söyledi.
Partilerin farklı fikirleri olabileceğini, münakaşa edebileceğini, uzlaşamayabileceğini lisana getiren Kurtulmuş, partilerin hem ikili hem de çok taraflı olarak, sorunlarını konuşabilecekleri uygar ve olumlu tabanlar oluşturulması gerektiğini vurguladı. Numan Kurtulmuş, gayelerinin, Meclis’te bu ortamın oluşturulabilmesi için düzgün niyetli bir eforun ortaya konulması olduğunu tabir etti.
“GAYRET SARF ETMELİYİZ”
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu:
“Doğru yer ve yanlışsız formüllerle bahisleri ele almak zorundayız. Nihayetinde anayasa çalışması öncelikle Meclis’in bir aritmetik sıkıntısıdır, yani bir aritmetiği bulmak durumundasınız. Lakin bundan daha değerlisi partilerin anayasası olmaz, milletin anayasası olur. Yapacağımız anayasayı, milletin anayasası olacak formda, yani toplumun büyük çoğunluğunun kabul edeceği ittifakla, konsensüsle çıkarmamız lazım. Bunun için de partiler ortasında yeterli niyetli bir tartışma tabanın oluşmasına çaba sarf etmeliyiz. Başarabileceğimizi ümit ediyorum.”
CAN ATALAY AÇIKLAMASI
Türkiye Personel Partisinden milletvekili seçilen Seyahat Parkı davası mahkumu Can Atalay’la ilgili soru üzerine Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Meclis kimsenin vazife vereceği bir yer değildir. TBMM, ulusal iradenin tecelligahı olarak 85 milyon milletimizin bütün siyasi farklılıklarının yansıtıldığı, kanunların çıkartıldığı, hatta Anayasa’yı bile değiştirilebilme kudretine sahiptir. TBMM, kendi gündemine sahiptir. Kendi öncelikleri içerisinde nerede, ne vakit, ne adım atılacağını bilir.”
“SONLANDIRMALARINI ÜMİT EDERİM”
CHP milletvekillerinin, Yargıtay 3. Dairesi’nin kararını protesto maksadıyla TBMM Genel Kurulu’nu terk etmeme hareketini sürdürdüğünün hatırlatılması üzerine ise Kurtulmuş, bu durumların Meclis’te daha evvel de yaşandığını belirtti. TBMM Başkanı Kurtulmuş, şunları kaydetti:
*Bizim arkadaşlardan beklentimiz, Meclis’te her türlü görüşü söylesinler. Lakin Meclis, bu türlü güya sokakta bir protesto hareketi yapar üzere oturma hareketlerinin yapılabileceği, pankartların açılarak sloganlarla birtakım şovların yapılabileceği bir yer değildir.
*Meclis’te milletvekillerimiz olabildiğince özgür bir formda kendisine Anayasa’nın vermiş olduğu kürsü masuniyetini de kullanarak her türlü konuşmayı yapabilir.
*Ama bu oturma hareketlerinin bir an önce sonlandırılmasını ümit ederim. Bunun, bu hareketi yapan arkadaşlarımıza da bir katkısı, bir yararı olmayacağını düşünüyorum. (AA)
