Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 8 sanıklı Seyahat Parkı davasında, Osman Kavala’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet mahpus ile Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater’e verilen 18’er yıl mahpus cezalarını onadı. Daire, mahkumiyet kararlarını bozduğu sanıklar Mücella Yapan ile Hakan Altınay’ın isimli denetim kararları uygulanarak tahliyesini kararlaştırdı.
Bu gelişme hakkında euronews’in sorularını yanıtlayan AP’nin Türkiye raportörü Nacho Sánchez Amor, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararını hatırlattı ve buna uyulmamasını “tam bir felaket” olarak niteledi.
“AB İLE MÜNASEBETLERE ZİYAN VERECEK”
Yargıtay kararının Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) ortasındaki bağlantıya de ziyan vereceğine dikkati çeken “AİHM kararı siyasi değil bir yargı kararı, bütün Avrupa Kurulu üyelerin bu kararlara uyması gerekiyor” dedi.
Amor, Türkiye’deki insan hakları alanında giderek geriyi gitmesinden tasa duyduklarını belirtti ve bunun AB’ye tam üyelik üyelik müzakereleriyle ilgili sürece de ziyan verdiğini söz etti.
“AB MAKSADINDAN UZAKLAŞMA İSTİKAMETİNDE BÜYÜK BİR ADIM”
Amor şöyle konuştu:
“Türkiye’nin AB’ye iştirak sürecini yine harekete geçirme tarafındaki gerçek iradesini bir formda test etmemiz gerekiyor. Yeterli niyet açıklamaları, gerçek aksiyonlarla desteklenmediği sürece boş bir konuşmadan öte gitmiyor. Ne yazık ki son gelişmeler Türkiye’nin AB umutlarını baltalamaya devam ediyor. Bu adım da AB gayesinden uzaklaşma tarafında büyük bir adım.“
