Cumhurbaşkanı Erdoğan, Seyahat Parkı aksiyonları sırasında Bezmialem Valide Sultan Camii’ne sığınan vatandaşların bira içtiğini argüman etmişti.
O devir caminin müezzini olan Fuat Yıldırım ise “Ben din adamıyım, palavra söyleyemem, içki içildiğini görmedim” diyerek Erdoğan’ı yalanlamıştı.
Yıldırım, 14 Mayıs seçimleri için CHP’den milletvekili aday adaylığı müracaatında bulundu.
Yıldırım, ‘camide içki içildi’ savlarını yalanlamasının akabinde İstanbul Başakşehir’e bağlı Kayabaşı köyünde tayin edilmişti.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın atamasına itiraz edip dava açan Yıldırım, Karaköy’deki Arap Camii’nin müezzini olarak misyon yapmaya başlamıştı.
Kronik böbrek rahatsızlığı nedeniyle haftanın üç günü diyaliz tedavisi gören Yıldırım, uzun mühlet böbrek nakli beklemiş ve 2022’de nakil gerçekleşmişti.
Yıldırım’ı hastalığı döneminde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ziyaret etmişti.
Yıldırım, adaylığıyla ilgili “Benim bir beklentim hırsım yok. Adaletten, dürüstlükten, hukuktan, insan haklarından, faziletten yana oldum daima. Bunlardan taviz vermedim bedelini de ödedim. Nerede olursam olayım bunun savunucusu olacağım” dedi
Yıldırım açıklamasında şu sözleri kullandı:
İnandığım doğruların takipçisi ve temsilcisi olmak için CHP’den aday adayı oldum. İnsani ve İslami pahaların dayandığı 2 temel esas var; Biri: Adalet Başkası ise: Doğruluk ve dürüstlüktür
*Bunu arayan ve yaşayanların hep yanında olacağım. Yer ve gök bunlarla ayakta durmaktadır. Kendi ömrümde bugüne kadar olduğu üzere, bundan sonra da bilhassa bu iki paha hayatımın vazgeçilmezi olarak devam edecektir.
*Sayın Genel Liderimiz Kemal Kılıçdaroğlu’nun ortaya koyduğu telaffuz ve hareketler a1ynı ortak paydada buluştuğumuzu gösterdi. Kendilerinin ve çok kıymetli yol arkadaşlarının en zahmetli vakitlerinde sürekli yanımda olmaları, bir insan olarak beni derinden etkiledi. Adalet ve doğruluk prensiplerinin hayatımızda ebediyen yer bulması için çıktığımız yolda, bu yolu onlarla bir arada yürümeye karar verdim. CHP’nin yeni yüzünde herkesin ve her kısmın kucaklanma gayretleri halkımızda çok kıymetli karşılık bulduğu üzere bugün bendenizin de bu kararı vermesinde en kıymetli etken olmuştur.
*Milletimizin her bireyi bugün şefkatle ve adilce kucaklanmayı beklemektedir. Bunlar gerçekte kozmik insani kıymetler olarak karşımızda durmaktadır.
*İnsanı yaşat ki devlet yaşasın diyen Pir Edebali, “Yaratılanı güzel gör, yaradandan ötürü” diyerek Yetmiş iki milleti bir gören Yunus Emre ” Gel kim olursan ol, tekrar gel” diyen Mevlana ve “Bu alemde bütün varlıkla bir çeşit kardeşliğimiz var” hakikati ile bırakın inanı her şeyi kucaklayan yol göstericilerimiz var.
*İşte Anadolumuz asırlarca bu maya ile mayalanmıştır. Yaşadığımız asrın felaketinde de milletimiz özündeki bu gerçeği tek yürek tek bilek ortaya koymuştur.
*Bu vesile ile sarsıntı ve sel felaketlerinde şehit olanlara Aziz Allah’tan rahmet, kederli aile ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum.
*Bugün biz de “Bir olalım, iri olalım, canlı olalım” diyen Hacı Bektaş-ı Veli’nin yoldaşları olarak, milletimizi kutuplaştırmadan kucaklaştıran, “Sevelim, sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz” diyen Yunusumuzun hatırlatmasını hiçbir vakit unutmadan yaşayacağız.
*Bizler birbirimizin kurdu değil, birbirimizin yurdu olmaya kararlı ve sabırlıyız. Yola da bu anlayış ve içtenlikle devam edeceğiz inşallah.
*Yüce Allah sürekli milletimizin yar ve yardımcısı olsun. Hürmetlerimle.
